Araba Direksiyon ve Koltuk Ayarı Nasıl Olmalı? Nasıl Yapılır?
Güvenli sürüş deneyimi, aracı çalıştırmadan önce yapılan birkaç temel ayarla başlar. Çoğu sürücü direksiyonu ve koltuğu ne yazık ki gelişi güzel ayarlıyor ama aslında doğru ergonomik ayar, tehlike anındaki reflekslerinizi doğrudan etkiler. İster uzun yola çıkın, ister günlük trafikte olun; ideal koltuk pozisyonu yorgunluğu azaltır, kontrol kabiliyetinizi artırır. “Araba koltuk ayarı nasıl yapılır?” gibi sorularınızın tamamına yazının devamında yanıt bulabilirsiniz.
Araba Direksiyonu Nasıl Ayarlanır?
Modern araçların büyük çoğunluğu, sürücünün fiziksel yapısına uyum sağlamak için hem direksiyon yüksekliğini hem de direksiyonun sürücüye olan uzaklığını (derinlik/reach) ayarlama olanağı verir. Ayar mekanizması direksiyon kolonunun alt kısmında veya yan tarafında bulunan kolla serbest bırakılır. Ayara başlamadan önce, öncelikle sürücü koltuğunuzu mümkün olduğunca ideal pozisyona getirmiş olmanız kritik önem taşır, çünkü direksiyon ayarı büyük oranda koltuk pozisyonunuza bağlıdır. Koltuk ayarınızı yaptıktan sonra, direksiyon ayarına geçebilirsiniz.
İlk adım, ayar kolunu yavaşça aşağıya veya size tarif edildiği yöne doğru çekerek kilidi serbest bırakmaktır. Kilidin açıldığını hissettiğiniz anda, direksiyonu hem yukarı-aşağı hem de kendinize doğru çekip iterek uzaklık ayarını yapabileceğiniz serbest konuma gelecektir. Bu aşamada, en ideal pozisyonu bulmak için bir dizi kontrol noktasını göz önünde bulundurmalısınız. İdeal pozisyonda, sırtınız koltuğa tam olarak yaslanmış haldeyken, bileklerinizi direksiyonun en üst noktasına koyduğunuzda, sırtınız koltuğu terk etmeden, bilekleriniz direksiyon jantının üzerinde rahatça durabilmelidir. Özellikle virajlarda güvenli tutuş sağlamanız için kıymetli bir referans noktasıdır.
Bir diğer kritik nokta ise, direksiyonu tuttuğunuzda kollarınızın hafifçe bükülmüş olması gerektiğidir. Kollarınız tamamen gergin olmamalı, bu sayede ani manevra gerektiren durumlarda direksiyonu etkili şekilde çevirebilmelisiniz. Direksiyonun ön paneli ve göstergeleri tamamen görebileceğinizden emin olmalısınız. Tüm ayarları yaptıktan sonra, ayar kolunu tekrar eski konumuna getirerek veya iterek direksiyon kolonunu sıkıca kilitlemeyi unutmamalısınız. Kilitleme sesini duyduğunuzdan veya direksiyonu oynatarak sabitlendiğinden emin olmadan yolculuğa çıkmamanız önerilir.
Araba Direksiyon Yüksekliği Nasıl Olmalı?
Direksiyonun yüksekliği, ön paneli görmeniz açısından büyük önem taşır. Doğru direksiyon yüksekliği, sürücünün direksiyona en hakim şekilde tutunabildiği, aynı zamanda önündeki uyarı ışıklarını herhangi bir engel olmaksızın net bir şekilde görebildiği pozisyondur. Peki ideal direksiyon yükseklik ayarı nasıl yapılır?
İlk olarak, direksiyon jantı, göğsünüzle göz hizanız arasında bir noktada konumlanmalıdır. Direksiyon, göğsünüze çok yakın ve alçakta olursa, bacaklarınızla pedallar arasındaki mesafeyi etkileyebilir ve özellikle acil bir durumda hava yastığı açıldığında, aşırı yakın mesafeden güçlü bir darbe alma riski oluşturabilir. Tam tersi, direksiyon çok yüksekte ve size çok uzakta olursa, bu sefer de direksiyon hakimiyetiniz azalır, kollarınız daha çabuk yorulur ve "9-3" ya da "10-2" olarak tabir edilen ideal direksiyon tutuş pozisyonunu uzun süre korumak zorlaşır. Direksiyonun üst kısmı, tam karşınıza baktığınızda, gösterge panelinin en üst çizgisini kesinlikle kapatmamalıdır.
Hız göstergesi, devir göstergesi, yakıt seviyesi ve diğer tüm uyarı lambaları direksiyonun arkasında kalmadan, bir bakışta algılanabilecek şekilde görüş alanınızda olmalıdır. Ayrıca, direksiyonu tuttuğunuzda, elleriniz ve kollarınız omuz hizanızdan belirgin şekilde aşağıda veya yukarıda kalmamalı, doğal ve rahat bir açıyla, omuzlarınızı yormayacak şekilde konumlanmalıdır. Uzun yol sürüşlerinde boyun bölgesinde oluşabilecek gerginlik hissinin önüne geçecektir.
Unutulmaması gereken bir diğer nokta da, direksiyonun, sürüş sırasında bacaklarınızın hareket alanını kısıtlamaması gerektiğidir. Dizleriniz, direksiyonla herhangi bir temas halinde olmamalı, bu sayede pedallar arasında geçiş yaparken özgürce hareket edebilmelisiniz.
Direksiyon Ayarının Güvenlik İle İlişkisi Nedir?
Direksiyon ayarı, sürüş güvenliği söz konusu olduğunda kesinlikle estetik bir tercih veya sadece kişisel bir konfor meselesi değildir; bu ayar, doğrudan aracın kontrol edilebilirliği ve olası bir kaza anında hayatta kalma şansınız ile doğru orantılıdır. İlk güvenlik bileşeni, modern araçlarda standart olan sürücü hava yastığıdır. Hava yastığı, bir çarpışma anında milisaniyeler içinde şişerek sürücüyü ciddi yaralanmalardan korumak için tasarlanmıştır. Fakat sistemin etkin çalışabilmesi için, sürücünün hava yastığı modülüne (genellikle direksiyon göbeğinde bulunur) olan mesafesi hayati önem taşır.
Direksiyon size çok yakınsa, yani "bilek testini" geçemiyorsanız hava yastığı patladığında size olması gerekenden çok daha tehlikeli bir darbe indirebilir; bu da boyun, yüz, göğüs bölgesinde ciddi yaralanmalara yol açabilir. Tam tersi, direksiyon çok uzaktaysa, vücudunuz öne doğru eğilmiş olabilir ("kucakta sürüş" pozisyonu) ve bu durumda hava yastığı şiştiğinde vücudunuzu doğru açıdan ve doğru noktadan karşılayamaz, koruma etkisi büyük ölçüde azalır. Doğru ayarlanmış bir direksiyon viraj alma, ani slalom manevraları yapma veya acil durumlarda direksiyonu hızlıca çevirme kabiliyetinizi doğrudan etkiler.
Kolları gergin olan sürücü, direksiyonu sadece kollarını omuzlarından oynatarak değil, tüm vücudunu kullanarak çevirmek zorunda kalır ki bu, yavaş bir manevradır. Oysa kolları hafif bükülmüş bir sürücü, direksiyon üzerinde hassas hakimiyet kurabilir. Daha hızlı tepki verebilir, direksiyonu çevirirken minimum enerji harcar. Bu da, lastiklerin patlaması, yola aniden bir hayvanın çıkması veya öndeki aracın aniden fren yapması gibi beklenmedik durumlarda aracı güvenli bir şekilde yönlendirebilme yeteneğinizi artırır.
Araba Koltuğu Nasıl Ayarlanır?
İdeal sürüş pozisyonu, doğru ayarlanmış koltukla başlar. Koltuk ayarını yapmak için ilk olarak oturma yüksekliğini belirlemelisiniz. Mümkün olduğunca yüksekte oturarak önünüzü ve aracın çevresini en iyi şekilde görmeye çalışın. Fakat başınızın tavan ile arasında en az bir-iki parmak mesafe kalmasına dikkat edin. Böylelikle hem görüş alanınız genişler, hem de aracın hakimiyetini daha iyi hissedersiniz.
Doğru ön-arka mesafe için sol ayağınızı debriyaj pedalının en dip noktasına tam olarak basın. Bacağınızın dizden hafifçe bükülmüş olması gerekir. Bacaklarınızın tamamen gergin olmaması, hem pedallar üzerindeki hassas kontrolünüz için hem de uzun yolculuklarda konforunuz için kritik öneme sahiptir.
Sırtlığınızı, direksiyonu tuttuğunuzda kollarınızın rahatça uzanabildiği ancak mümkün olduğunca dik bir konuma getirin. Sırtınızın ve belinizin koltuğa tam olarak temas ettiğinden emin olun. Çok fazla yatık bir pozisyon, direksiyon hakimiyetinizi azaltır ve çok tehlikelidir.
Son adım, çoğu zaman da unutulan başlık (kafa dayanağı) ayarıdır. Başlığın üst kenarı, başınızın tepe noktasıyla aynı hizada veya biraz üzerinde olmalıdır. Başlık ile kafanızın arka kısmı arasındaki mesafe ise mümkün olduğunca az, idealde iki parmak genişliğinden fazla olmamalıdır. Arkadan çarpma durumunda boynunuzu ciddi zedelenmelerden korur.
Tüm ayarların kişiye özel olduğunu unutmamalısınız; bir başkası için mükemmel olan ayar, sizin için uygun olmayabilir. Dolayısıyla aracı sürecek olan kişi her seferinde kendi vücut ölçülerine göre ayarları gözden geçirmelidir. Aile bireyleri veya sık sık aracı kullanan farklı sürücüler varsa, modern araçlarda bulunan hafızalı koltuk özelliği büyük bir kolaylık sağlayacaktır.
Araba Koltuk Pozisyonu Nasıl Olmalı?
İdeal araba koltuğu pozisyonu aracın sizinle iletişim kurmasına izin verirken, gerektiğinde kesin müdahalelerde bulunmanıza olanak tanır. Doğru pozisyonu sağlamak için belirli vücut bölgelerinizi kontrol etmeniz gerekir. Kalçanız, koltuğun arka kısmına tam olarak yerleşmeli ve vücut ağırlığınız koltuk yüzeyine eşit şekilde dağılmalıdır. Uzun süreli sürüşlerde bile belirli bölgelerde aşırı baskı oluşmasını engeller. Uyluklarınızın da koltuk tarafından tam olarak desteklendiğinden emin olun, diz arkalarınız koltuğun ön kenarına dayanmamalıdır. Kan dolaşımının engellenmemesi için kritik öneme sahiptir. Bel bölgeniz, koltuğa tam temas ederek doğal "S" şeklini korumalıdır. Dik bir sırt açısı (yaklaşık 100-110 derece), direksiyona olan uzaklığınızı doğru tutmanın anahtarıdır.
Kollarınızın gergin olması kontrolü zorlaştırırken, çok bükülmüş olması da hareket alanınızı kısıtlar. Bacaklar için ise durum benzerdir. Fren veya debriyaj pedalına sonuna kadar basıldığında, dizinizde hafif bükülme kalmalıdır. Tamamen gergin bacak, hem pedal hassasiyetini kaybetmenize hem de bir kaza anında diz eklemlerinizin ciddi şekilde zedelenme riskinin artmasına neden olur. Sağ ayağınızı gaz pedalından fren pedalına kaydırdığınızda, topuğunuzun yerden kalkmadan hareketi yapabildiğinden emin olun. Bu, özellikle acil frenleme durumlarında tepki sürenizi önemli ölçüde kısaltacaktır.
Başlık (kafa dayanağı), başınızın arka kısmınızı ortasından destekleyecek şekilde ayarlanmalıdır. En ideali, başlığın üst kenarının sizin başınızın en tepesiyle aynı hizada veya çok az üzerinde olmasıdır. Başlık ile kafanızın arkası arasındaki mesafe mümkün olduğunca az olmalıdır; ideal olarak iki parmak mesafeyi (yaklaşık 4 cm) geçmemelidir. Aradaki mesafe, arkadan çarpma (kamçı yaralanması) gibi bir durumda başınızın ani hareketinin sınırlandırılması için hayati derecede önemlidir.
Başınız da doğal konumunda olmalı, gözleriniz ön cama rahatça bakarken boynunuz ne aşırı öne eğik ne de geriye yaslanmış olmalıdır. Dikiz aynaları, başınızı koltuğa dayadığınız bu doğal pozisyondayken ayarlanmalıdır. Eğer aynaları görmek için başınızı oynatmanız gerekiyorsa, bu koltuk pozisyonunuzun doğru olmadığının bir göstergesi olabilir.
Araba Koltuk Ayarının Güvenlik İle İlişkisi Nedir?
Araba koltuğunun doğru ayarlanması, mekanik bir konfor meselesi olmanın çok ötesinde, hayati bir güvenlik gerekliliğidir. Koltuk pozisyonunuz, aracın aktif ve pasif tüm güvenlik sistemleriyle olan etkileşiminizi doğrudan belirler. Yanlış bir ayar, bu sistemlerin etkinliğini ciddi ölçüde azaltabilir veya hatta sizi daha büyük bir risk altına sokabilir. İlk olarak, pasif güvenlik sistemlerinden en kritik olanı olan hava yastığı ve emniyet kemerinin performansı, koltuğunuzun konumuna bağlıdır. Örneğin, koltuğu çok geriye yatırarak veya çok öne alarak oluşturulan yanlış pozisyonlar, emniyet kemerinin vücudunuzu doğru yerlerden (kalça ve omuz) kavramasını engeller.
Kemer, boynunuza sürtünerek zarar verebilir veya kaza anında vücudunuzun kemer altından kayarak ("submarining") çıkmasına neden olabilir. Benzer şekilde, direksiyona çok yakın oturmak, sürücü hava yastığı açıldığında, şişme kuvvetinin tam olarak göğüs bölgenizi değil, yüz ve boynunuzu hedef almasına yol açarak ciddi yaralanmalara sebep olabilir. Koltuk, hava yastığının sizi güvenle karşılayabileceği, "bilek testi" ile belirlenen ideal uzaklıkta olmalıdır. Bu, pasif güvenlik sistemlerinin sizi korumak için tasarlandığı şekilde çalışabilmesi için olmazsa olmaz bir ön koşuldur.
Koltuk ayarının güvenlikle olan bir diğer kritik ilişkisi, aracın aktif kontrolü ve sürücünün çevresel farkındalığı üzerinedir. Doğru ayarlanmış bir koltuk, özellikle ani ve beklenmedik durumlarda sürücünün doğru ve hızlı tepki verme kapasitesini doğrudan artırır. Pedallara tam hakimiyet, direksiyonu en etkin açıyla çevirebilme ve aynı anda dikiz aynalarını kontrol edebilme kabiliyeti, büyük ölçüde koltuk pozisyonunuzla ilgilidir. Örneğin çok alçak bir koltuk, ön görüşü kısıtlayarak yayaları veya yol üzerindeki küçük engelleri daha geç fark etmenize neden olur.
Çok geride koltuk ise, direksiyon hakimiyetinizi zayıflatır ve pedallara tam güçle basmanızı engeller. Doğru yükseklik ve mesafede ayarlanmış bir koltuk, sürücüye 360 derecelik bir görüş alanı sağlar, aracın sınırlarını daha iyi algılamasına olanak tanır ve bu da potansiyel tehlikeleri önceden görüp önleyici tedbirler alabilme şansını yükseltir. Kaza istatistikleri, saniyeler hatta saliseler içinde alınan doğru kararların hayat kurtardığını göstermektedir ve bu kararların fiziksel alt yapısı, doğru koltuk pozisyonu ile atılır.
Ayna Ayarları Doğru Sürüş Pozisyonuna Nasıl Dahil Edilir?
Koltuk ve direksiyon ayarlarını tamamladıktan sonra, sürüş pozisyonunun ayrılmaz bir parçası olan ayna ayarlarına geçebilirsiniz. Aynaların doğru konumlandırılması, kör noktaları minimuma indirir, çevrenizi net takip etmenizi sağlar. Ayarları yaparken başınızı öne eğmeden, koltuğa tam yaslanmış doğal sürüş pozisyonunuzda oturmanız gerekir; çünkü aynalar, sizin gerçek sürüş anındaki göz hizanıza göre ayarlanmalıdır. Araba alma sürecindeyseniz, test sürüşü sırasında aynaları doğru ayarlayıp aracın size uygunluğunu hissetmek büyük avantaj sağlar.
İç aynayı ayarlarken arka camı tek parça hâlinde görebilmelisiniz. Ayna çok yukarıdaysa arkayı eksik görürsünüz, çok aşağıda ise gereksiz alan kaplar. Sürüş sırasında başınızı hareket ettirmeden sadece gözlerinizle baktığınızda arka trafiği net algılayabilmeniz gerekir.
Yan aynaların amacı, hem kendi aracınızın yan kısımlarını hem de kör noktaya yaklaşan trafiği görebilmenizi sağlamaktır. Doğru ayar için aynanın yaklaşık üçte birinde kendi aracınızın arka kapı veya çamurluk çizgisinin görünmesi yeterlidir. Kalan alanın yolu ve arkadan gelen araçları göstermesi gerekir. Böylece sağ ve sol şeritleri kontrol ederken boyun hareketiniz azalır, tepki süreniz kısalır.
Aynalar ne kadar doğru ayarlanırsa ayarlansın, tamamen kör noktasız bir sürüş mümkün değildir. Yani şerit değiştirirken aynalarınıza baktıktan sonra mutlaka kısa bir omuz kontrolü yapmalısınız. Özellikle kalabalık trafikte veya yüksek hızlarda bunun gibi küçük hareketler büyük risklerin önüne geçer.
Eğer koltuğunuz çok gerideyse yan aynalarda “kör alan” genişler; çok önde veya çok yüksekte oturuyorsanız aynaların açısı gerçek sürüş hattınızla uyumsuz hâle gelir. Dolayısıyla ayna ayarını her zaman final adımı olarak değerlendirmeli, koltuk değiştiren biri olduysa aynaları mutlaka yeniden kontrol etmelisiniz.
Araba Direksiyonu ve Koltuk Ayarlarında Dikkat Edilmesi Gerekenler
Doğru sürüş pozisyonu, güvenliğiniz ve konforunuz için kritik öneme sahiptir. Tüm ayarları yaptıktan sonra, aşağıdaki noktaları son bir kez kontrol ederek her şeyin mükemmel olduğundan emin olun. İşte dikkat etmeniz gereken en önemli hususlar:
- Bilek Testini Unutmayın: Sırtınız koltuğa tamamen yaslıyken, bileğinizi direksiyonun en üstüne koyun. Omzunuzu koltuktan kaldırmadan bu pozisyonu koruyabiliyorsanız, direksiyon mesafeniz idealdir.
- Diz Açınızı Kontrol Edin: Fren veya debriyaj pedalına tamamen bastığınızda, bacağınızın dizden hafifçe bükülmüş olmasına dikkat edin. Bacaklarınız asla tamamen gergin olmamalı.
- Kollar Gergin Olmamalı: Direksiyonu "9-3" pozisyonunda tuttuğunuzda, kollarınızın rahat ve hafif bükülmüş olması, ani manevralarda size daha fazla hakimiyet sağlar.
- Gösterge Panelini Görebildiğinizden Emin Olun: Direksiyon, önünüzdeki hiçbir uyarı ışığını veya göstergesi kapatmamalıdır.
- Başlık (Kafa Dayanağı) Mesafesini İhmal Etmeyin: Başlığın üst kenarı, göz hizanızla aynı seviyede veya biraz üstünde olmalıdır. Başınızla başlık arasındaki mesafe ise iki parmağı geçmeyecek kadar az olmalı.
- Sırt Dik, Bel Destekli Oturun: Sırt eğiminiz 100-110 derece civarında olmalı ve beliniz koltuğun bel desteği (lumbar) ile tam olarak desteklenerek doğal kavisi korunmalı.
- Emniyet Kemerinin Doğru Konumunu Kontrol Edin: Kemerin gövde kısmı omzunuzun ortasından geçmeli, boynunuzu kesmemeli; bacak kısmı ise kalça kemiklerinizin üzerinden, kesinlikle karnınızın üzerinden geçmemelidir.
- Koltuk Ayarlarınızı Sıkıştırdığınızdan Emin Olun: Tüm ayarları yaptıktan sonra, koltuk ve direksiyon kilitleme mekanizmalarının tam olarak yerine oturduğundan ve sıkıştığından emin olun. Sürüş sırasında oynamamalıdırlar.
Arabanızın direksiyon ve koltuk ayarlarını doğru şekilde yapmak, sürüş keyfinizi artırmaktan çok daha ötesi, sizin ve sevdiklerinizin güvenliği için kıymetlidir. Borusan Next güvencesiyle sunulan ikinci el araçların detaylı kontrol raporlarında da tam olarak bu yüzden güvenlik odaklı noktalar titizlikle ele alınır. Böylece siz direksiyon başına geçtiğinizde “Acaba bir sorun var mı?” diye düşünmeden, sadece yolun keyfine odaklanabilirsiniz.
Telif hakkı ve sair fikri mülkiyet hakları Borusan Oto Değerlendirme Pazarlama ve Hizmet A.Ş.’ye (Borusan Next’e) aittir. Ticari amaçla ve/veya yasalarca izin verilen meşru kullanım sayılamayacak şekillerde, kısmen dahi olsa, izin alınmaksızın alıntı yapılamaz, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz, link verilemez.