Borusan Next

En Popüler Yarış Motorları Hangileri?

3 Temmuz 2025
Bu Yazıyı Paylaş

Yarış motorları, otomotiv ve motosiklet dünyasının teknolojik sınırlarını zorlayan mühendislik harikalarıdır. Formula 1’in hibrit güç ünitelerinden MotoGP’nin yüksek devirli motorlarına, Le Mans’ın dayanıklılık odaklı tasarımlarına kadar her bir motor hız ve yenilik tutkusunu temsil eder. 1950’lerden bu yana yarış dünyası, motor teknolojilerinde devrim niteliğinde değişimler yaşadığı için günümüzde atmosferik motorlar, turboşarjlı sistemler, içten yanmalı motorlar ve hibrit çözümlerle performansı yeniden tanımlar. Özellikle hafif malzemeler, aerodinamik optimizasyon ve elektronik kontroller, bu motorları mühendislik sanatının zirvesine taşır. Ancak her disiplin şehir pistlerinde çeviklik, uzun mesafeli yarışlarda dayanıklılık veya yüksek hız rekorları peşinde koşanlar için kendine özgü motor çözümleri sunar. Peki yarış motoru denilince akla ilk hangi model gelir? Dünyanın en iyi motosikleti hangisi? Gelin, yarış motorlarının dünyasını keşfederek teknolojinin ve hızın sınırlarını zorlayan bu başyapıtları daha yakından tanıyalım.

Formula 1 Motorları

Formula 1, motor sporlarının zirvesi olarak kabul edilir. Dolayısıyla bu disiplindeki motorlar, teknolojinin sınırlarını zorlayan yeniliklerle doludur. 1950’lerde atmosferik V12 ve V8 motorlarla başlayan F1, 1980’lerde turbo motorlarla güç patlaması yaşamıştır. 2014’ten itibaren ise hibrit güç üniteleriyle verimlilik ve performans dengesi sağlanarak günümüz modellerine zemin hazırlamıştır. Bugün gördüğünüz 1.6 litre V6 turbo hibrit motorlar yeni teknolojiler sayesinde 1000 beygire yakın güç üretirken yakıt tasarrufu sağlamayı başarır. Ayrıca birçoğu enerji geri kazanım sistemleriyle (ERS) pistte fark yaratan performans gösterir. Yarış takımları, her sezon motorlarını optimize ederek hem hız hem de dayanıklılık peşinde koştuğu için F1 motorlarını otomotiv dünyasının laboratuvarı haline getirdiği söylenebilir. Formula 1 motorlarının odağında ise hafif malzemeler, yüksek devir kapasitesi ve karmaşık elektronik sistemler yer alır.

F1 Motorlarının Teknolojisi ve Performansı

Formula 1 motorları, hibrit teknolojinin otomotiv dünyasındaki en ileri örneklerindendir. Çünkü 1.6 litre V6 turbo motorlar, termal verimlilikte %50’yi aşarak sıradan araç motorlarından çok daha fazla verim sağlar. Enerji Geri Kazanım Sistemi (ERS) ise frenleme ve egzoz ısısından enerji toplayarak MGU-K (kinetik) ve MGU-H (ısı) üniteleriyle ek güç üretir. Her biri birleştiğinde 160 beygirlik ek güç sağlayarak hızlanmayı artırır. Fakat F1 motorlarının tüm özellikleri bu kadar kısıtlı değildir. 15.000 dev/dk’ya ulaşan yüksek devirli motorlar, ağırlığı minimumda tutan titanyum ve karbon fiber gibi malzemeler de motor performansına direkt etki eden diğer özelliklerdendir.

 

Geliştirilen teknolojiler, sadece pistlerin değil, seri üretim araçların da ilham kaynağıdır. Örneğin; hibrit sistemler yakıt tüketimini azaltırken performansı korur. Elektronik kontrol üniteleri, motorun her milisaniyesini optimize eder, böylece sürücüler viraj çıkışlarında maksimum güç elde eder. Bu yenilikler de F1 motorlarının hem hızlı hem de çevre dostu olmasını sağlar.

2025 Formula 1 Motor Modelleri

2025 Formula 1 sezonunda motorlar, mevcut 1.6 litre V6 turbo hibrit güç ünitelerine dayanır. Mercedes-AMG, Ferrari, Honda RBPT, Renault (Alpine) ve Audi (2026’ya hazırlık) gibi üreticilerin sunduğu motorlar öncelikle hız odakldır. Mesela Mercedes-AMG HPP, yüksek termal verimlilikle 1000 beygire yakın güç sunarken ERS sistemi, 120 kW’lık MGU-K ile güç çıkışını artırır. Ferrari’nin motoru ise kompakt tasarımı ve hızlı tepki süresiyle öne çıkar. Honda RBPT Red Bull için yüksek devirli performans sağlamak için tasarlanmıştır. Renault da dayanıklılık odaklı iyileştirmelerle Alpine takımını desteklemeye devam eder.

 

Motorların ortak özelliği, karbon nötr yakıtlarla çalışacak şekilde uyarlanmış olmalarıdır. Dolayısıyla 2025’teki hedef de sürdürülebilir yakıt kullanımını artırmaktır. Bu nedenle hafif alaşımlar ve gelişmiş turboşarj sistemleri kullanılarak güç-ağırlık oranı optimize edilir. Elektronik yönetim sistemleri sayesinde her pistin koşullarına göre ayarlanabilirlik sunar.

MotoGP Motorları

MotoGP, motosiklet yarışlarının en prestijli serisi olup motor teknolojilerinde her zaman sınırları zorlamayı başarır.1950’lerde başlayan disiplin, 2002’den itibaren dört zamanlı motorlara geçiş yapmıştır. Günümüzde ise 1000 cc motorlar, 270 beygire ulaşan güçleriyle dikkat çeker. MotoGP motorları, genellikle hafiflik, yüksek devir ve aerodinamik uyum üzerine tasarlandığı için beklentileri fazlasıyla karşılar. Honda, Yamaha, Ducati, KTM ve Aprilia gibi markalar hali hazırda sunduğu motorlarla dikkat çekse de her sezon motorlarını geliştirerek pistte avantaj sağlamaya çalışır. Modern araçlarda olduğu gibi her biri elektronik kontrol sistemleri ve özel yakıt karışımlarıyla optimize edilir. Bu özellikleri sayesinde şehir pistlerinde çeviklik ve yüksek hız pistlerinde denge sunan MotoGP motorlarının motosiklet teknolojisinin zirvesini temsil ettiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

MotoGP Motorlarının Yapısı ve Hızları

MotoGP motorları, 1000 cc dört zamanlı, dört silindirli (V4 veya sıralı dört) konfigürasyonlarıyla üretilir. 16.000 dev/dak’ya ulaşan motorlar, 270 beygir güç üretir ve 360 km/s üzeri hızlara ulaşabilir. Karbon fiber kaplamalar ve titanyum bileşenler, ağırlığı 157 kg gibi düşük bir seviyede tuttuğundan hızı optimum seviyeye getirir. Yani motorların ağırlığı, aerodinamik yapısı tamamen hız odaklı tasarıma sahiptir. Ayrıca elektronik kontrol sistemleriyle çekiş kontrolü ve motor freni yönetimi optimize edilir. Hızı destekleyen diğer önemli parçaları özel lastikleri ve aerodinamik kanatçıklarıdır. Bu parçalar özellikle yüksek hızlarda denge sağlamak adına tasarlanır.

 

Motorların başarısı biraz da yakıt verimliliğiyle performans arasında hassas bir denge kurmasından gelir. Çünkü 20 litrelik yakıt deposu, 45 dakikalık yarışlar için optimize edilmiştir. Virajlarda hassas kontrol sağlamak amacıyla süspansiyon sistemleri de özel olarak tasarlanır. Kısaca MotoGP motorları, yarışçının becerilerini maksimuma çıkarmayı hedefleyerek pistte rekabet avantajı sağlar. 

2025 MotoGP Motoru Yenilikleri

2025 MotoGP sezonunda motor teknolojilerinde çevresel sürdürülebilirlik ve performansın birleşimini ön planda tutulur. Bu nedenle 1000 cc dört silindirli motorlar, karbon nötr biyoyakıtlarla çalışacak şekilde yeniden tasarlanır. Mesela Ducati, Honda, Yamaha, KTM ve Aprilia, motorlarını bu yakıtlara uyarlayarak termal verimliliği %10 artırmıştır. Gelişmiş elektronik kontrol sistemleri, yapay zeka destekli algoritmalarla çalışarak çekiş kontrolünü ((Traction Control System) hassaslaştırır. TCS'de motorun gücünü tekerleklere aktarırken kaymayı (spin) önler, böylece sürücünün kontrolü kaybetme riskini azaltır ve maksimum hızlanma sağlar. MotoGP motorlarından bahsederken yüksek hızlarda 300 kg’a kadar bastırma kuvveti sağlayan aerodinamik kanatçıklardan söz etmemek olmaz. Çünkü motor teknolojilerinde son zamanlarda öne çıkan devrimlerden biri de bu kanatçıklardır. Her biri birleştiğinde de MotaGP sürücülerinin pistte daha agresif ve kontrollü performans sergilemesine olanak tanır. MotoGP motor modelleri ve son zamanlarda eklenen yenilikler ise şöyle sıralanabilir:

 

  • Ducati Desmosedici GP25: 998 cc V4 motoru, 275 beygir güç ve optimize edilmiş tork dağılımı sunar. Yeni egzoz tasarımı, orta devirlerde %15 daha fazla güç verir. Karbon fiber şasi, ağırlığı 155 kg’a indirdiği için hızlanma artırılmıştır. Gelişmiş APRC sistemi, altı sürüş moduyla her pistte uyarlanabilirliği garantiler. Özellikle viraj çıkışlarında eşsiz bir ivmelenme elde edebilirsiniz.
  • Honda RC213V: Hafifletilmiş şasi sayesinde 2 kg daha az yani 157 kg olarak tasarlanır. Optimize edilmiş ERS, viraj çıkışlarında 10 beygir ek güç sağlarken yeni süspansiyon entegrasyonu, Öhlins ile geliştirilen yarı aktif sistemle virajlarda dengeyi artırır. Hedefi, 365 km/s hıza ulaşarak pist performansını maksimize etmektir.
  • Yamaha YZR-M1: Sıralı dört silindir motoru, 270 beygir güçle akıcı güç aktarımı için yeniden kalibre edilmiştir. Elektronik gaz kelebeği, hassas hız kontrolü sunmaya devam ederken aerodinamik paket, 5% daha fazla bastırma kuvveti sağlar. Yani yol tutuşu artırılıp Yamaha’nın crossplane teknolojisiyle motor titreşimleri azaltılmıştır.
  • KTM RC16: 1000 cc V4 motoru, gelişmiş süspansiyon entegrasyonuyla virajlarda %10 daha iyi denge sağlar. WP süspansiyon sistemi, pist koşullarına göre optimize edilmiştir. Yeni yakıt enjeksiyon sistemi sayesinde 45 dakikalık yarışları destekler, çünkü 22 litrelik depoyla yakıt ikmaline ihtiyaç duymaz. Özellikle agresif sürüş tarzlarını pistte sergilemek için mükemmeldir.
  • Aprilia RS-GP: 998 cc V4 motoru, 365 km/s hıza ulaşmayı hedefleyen modellerden biridir. Yeni aerodinamik paket, kanatçıklarla sarsıntıyı minimize eder, yüksek hızlarda stabilite sağlar. Sürücü hatalarını minimize etmek amacıyla ECU, yapay zeka destekli çekiş kontrolüyle entegre edilmiştir. Benzerlerinden ayrılan en önemli özelliği orta devir performansını %12 artıran hafif titanyum egzoz tasarımıdır.

Le Mans ve Dayanıklılık Yarışları için Motorlar

Le Mans, dayanıklılık yarışlarının simgesi olduğundan motorların uzun süre yüksek performans sunması gerektiği bir yarıştır. 24 saatlik yarışlarda motorlar, hız kadar güvenilirlik ve yakıt verimliliğiyle öne çıkmalıdır. 1960’larda başlayan Le Mans yarışları, hemen hemen aynı kurallarla devam etse de motorlar neredeyse evrim geçirmiştir. Mesela motorları atmosferik V8’lerden hibrit güç ünitelerine evrilmiştir. Örneğin; LMP1 ve Hypercar sınıflarında yarışan motorlar, 700-1000 beygir güç üretir. Toyota, Porsche ve Peugeot gibi markalar, hibrit sistemlerle dayanıklılığı artırarak yarışa başka bir heyecan getirir. Le Mans dayanıklılık üzerine kurulduğu için motorların tamamı titanyum ve karbon fiber gibi dayanıklı malzemelerle üretilir; termal yönetim sistemleri de aşırı ısınmayı önlemeye odaklanır. 24 saat boyunca süren yarışta hız kadar yakıt tüketimi de önemlidir. Bu nedenle pit stop stratejilerinde yakıt tüketimi, depo kapasitesi gibi unsurlar da gözetilir.

 

Dayanıklılık yarışları, motorların tüm sınırlarını zorlar, çünkü 24 saat boyunca kesintisiz çalışabilmeleri gerekir. Mesela Le Mans motorlarında kullanılan hibrit sistemler, enerji geri kazanımıyla pit stop sayısını azaltır. Toyota GR010 Hybrid, 3.5 litre V6 motoru ve elektrik motoruyla 1000 beygire ulaşabilir. Gelişmiş soğutma sistemleri ve düşük sürtünmeli bileşenler de motor ömrünü uzatarak yarışa tam uyum sağlar.

En Hızlı Yarış Motorları

Yarış motorları, özellikle hız tutkunlarının hayallerini süsleyen teknolojik başyapıtlardır. Dolayısıyla bu kategori Formula 1’in hibrit güç ünitelerinden MotoGP’nin yüksek devirli motorlarına, drag yarışlarının devasa V8’lerine kadar çeşitlilik gösterir. Her biri pistte rekor kırmayı hedefliyor gibi görünse de asıl amaçları otomotiv teknolojisinde çığır açmaktır. Bu nedenle hızı, performansı ve güvenliği artıracak teknolojiler üzerine geliştirilmeye devam eder. Hafif malzemeler, aerodinamik optimizasyon ve gelişmiş elektronik sistemler, bu motorları hızın simgesi haline getirmek için yeterlidir. Çünkü 300 km/s üzerindeki hızlar, saniyeler içinde 0-100 km/s ivmelenmeleri ve yüksek devir kapasiteleri, motorların mühendislik sınırlarını zorladığını açıkça gösterir. Ancak her disiplin, kendine özgü motor tasarımlarıyla farklı hız deneyimleri sunar.

Dünyanın En Hızlı Yarış Motorları

Yarış dünyasında hız, motor teknolojisinin en çarpıcı göstergesidir. Bu nedenle motorlar söz konusu olduğunda mühendislik sanatının en etkileyici örnekleri hız odaklı geliştirmeler sonucu oluşur. Farklı disiplinlerde rekor kıran, performanslarıyla pistlerin efsaneleri haline gelen motorları öğrenmek için okumaya devam edebilirsiniz.

Dodge Viper ACR Motoru

5.0 litre V10 motor, drag yarışlarında 1300 beygir güç üretir. Alüminyum blok ve yüksek basınçlı turboşarj, 400 km/s üzeri hızlara ulaşır. Düşük ağırlık merkezi, düzlüklerde üstün ivmelenme sağlar.

Bugatti Bolide Motoru

8.0 litre W16 motor, 1850 beygir güçle pist rekorları kırar. Dört turboşarj ve karbon fiber bileşenler, 0-400 km/s hıza 20 saniyede ulaşır. Le Mans pistinde hiper hızlar için tasarlanmıştır.

Kawasaki H2R Motoru

998 cc sıralı dört silindirli motor, 326 beygir güç üretir. Süperşarj sistemi, 426 km/s ile motosiklet hız rekorunu elinde tutar. Hafif karbon fiber şasi, aerodinamik avantaj verir.

 

Red Bull RB20 Motoru (Honda RBPT)

F1’in 1.6 litre V6 hibrit motoru, 1000 beygir güç vadeder. Bu sayede 360 km/s hızlara ulaşır, ERS sistemi de viraj çıkışlarında ek güç sağlar. Titanyum bileşenler ağırlığı azaltılmıştır.

Top Fuel Dragster Motoru

8.2 litre V8 nitro motor, 11.000 beygir güç üretir. Böylece 0-100 km/s hıza sadece 0,8 saniyede ulaşır. Özel yakıt karışımıyla drag pistlerinde 530 km/s hızlara çıkılabilir.

Hız Rekorları ve Motor Tipleri

1900’lerin başında atmosferik motorlarla başlayan rekorlar, turboşarj, süperşarj ve hibrit teknolojilerle yeni boyutlar kazanmıştır. Çünkü her disiplin, kendine özgü motorlarla rekorlar kırmaya devam eder. Mesela drag yarışları kısa mesafelerde patlayıcı güç, Formula 1 ve MotoGP ise pistlerde dengeli hız sunmayı amaçlar.

 

  • Kawasaki Ninja H2R (400 km/h, 2016): 998 cc süperşarjlı dört silindirli motor, Kenan Sofuoğlu tarafından Osman Gazi Köprüsü’nde kullanılarak üretim motosikletleri hız rekorunu kırdı. 26 saniyede 400 km/h hıza ulaşan H2R, stock konfigürasyonuyla (değiştirilmemiş) bu başarıyı elde etti.
  • Bugatti Chiron Super Sport 300+ (490.48 km/h, 2019): Andy Wallace tarafından Ehra-Lessien pistinde kullanılan 8.0 litre W16 dört turbo motor, üretim araçları rekorunu kırdı. 1578 beygir güç üreten motor, karbon fiber gövde ve optimize edilmiş aerodinamikle (Cd=0.36) bu hıza ulaştı. 
  • SSC Tuatara (455.3 km/h, 2021): 5.9 litre çift turbo V8 motor, Kennedy Space Center’da Larry Caplin tarafından kullanılarak 282.9 mph (455.3 km/h) iki yönlü ortalama hıza ulaştı. 1750 beygir güç (E85 yakıtla) sunan motor, Racelogic VBOX, Garmin ve IMRA tarafından doğrulandı. 2020’deki 316.11 mph iddiası, video tutarsızlıkları nedeniyle geçersiz sayıldı, ancak 2021 rekoru resmi olarak onaylandı.
  • Top Fuel Dragster (529.2 km/h, 2016): Brittany Force tarafından NHRA drag yarışında kullanılan 8.2 litre nitro V8 motor, 1000 feet (304.8 m) mesafede 329.18 mph hıza ulaştı. 11.000 beygir güç üreten motor, süperşarj ve nitrometan yakıtla çalışıyordu.

Yarış Motorları Nasıl Seçilir?

Yarış motoru seçimi, disiplin, performans ya da bütçeye göre şekillenir. Ancak motosiklet fiyatları da motor seçerken önemli bir faktördür. Çünkü yüksek performanslı motorlar genellikle yüksek maliyetlidir. Öte yandan disiplin söz konusu olduğunda Formula 1 motorları, hibrit teknolojisiyle profesyonel takımlar için tasarlanırken MotoGP motorları hafiflik ve çeviklik arayanlar için idealdir. Le Mans motorları, dayanıklılık odaklı yarışlara uygundur. Genel olarak sürücü becerileri, pist koşulları ve takım stratejileri, seçimde belirleyici rol oynar.

Yarış Motorlarının Seçim Kriterleri

Doğru yarış motorunu seçmek, performans ve başarıyı doğrudan etkiler. Rehber olarak öncelikle disiplin, bütçe ve teknik gereksinimlere de odaklanmak gerekir. Mesela Formula 1 için hibrit V6 motorlar, yüksek devir ve enerji verimliliği sağlarken MotoGP için 1000 cc motorlar çeviklik sunar. Le Mans’ta dayanıklılık odaklı hibrit motorlar tercih edilir. İhtiyacınız olan disipline uygun motoru seçerek pistte avantaj elde edebilirsiniz.

 

Güç ve performans söz konusu olduğunda 270 beygirlik MotoGP motorlarından 11.000 beygirlik drag motorlarına kadar geniş güç aralığı sunulur. Bu nedenle pist tipi ve yarış süresiyle güç ihtiyacını belirleyebilirsiniz. Maksimum hız veya ivmelenme odaklı motorları da değerlendirerek hedeflerinize ulaşabilirsiniz.

 

Le Mans gibi uzun yarışlarda yakıt tasarrufu öne çıkacaktır. Örneğin; hibrit sistemler pit stop sayısını azaltarak zaman avantajı sağlayabilir. Formula 1’de ise ERS ile verimliliği artırabilirsiniz.

 

24 saatlik yarışlarda motorun kesintisiz çalışması gerekir. Bu tür yarışlar için motor seçiminde uzun ömürlü performansı titanyum bileşenler ve gelişmiş soğutma sistemlerine odaklanabilirsiniz. Dayanıklı bir motor seçerek yarışta tutarlılık elde edebilirsiniz.

 

Profesyonel motorlar oldukça maliyetliyken amatör yarışçılar için düşük cc motorlar daha erişilebilirdir. Bütçenize uygun motorları araştırarak ekonomik bir seçim yapabilirsiniz.

Farklı Yarış Disiplinlerine Göre Motor Seçimi

Her disiplin, farklı performans ve tasarım gereksinimleri talep edeceği için yarış disiplini, motor seçiminde temel belirleyicidir.

Formula 1

Hibrit V6 motorlar, yüksek devir ve enerji geri kazanımıyla öne çıkar. 1000 beygir güç ve sürdürülebilir yakıtlar, pistte hız ve verimlilik sağlar. Bu nedenle profesyonel takımlar için idealdir.

MotoGP

1000 cc dört silindirli motorlar, 360 km/s üzeri hızlar ve çeviklik sunar. Hafif şasi ve aerodinamik tasarımlar, virajlı pistlerde avantaj sağlar. Yani hız odaklı sürücüler için uygundur.

Le Mans

Hibrit V6 veya V8 motorlar, 24 saatlik yarışlarda dayanıklılık ve yakıt tasarrufu sunar. Enerji geri kazanım sistemleri, pit stop stratejilerini optimize eder. Dolayısıyla uzun mesafeli yarışlara uygundur.

Drag Yarışları

Nitro V8 motorlar, 0-100 km/s hıza 0,8 saniyede ulaşır. Çünkü kısa mesafelerde patlayıcı güç için tasarlanmıştır. Maksimum hız peşindeyseniz size göre olabilir.

 

Yarış motorlarının heyecan verici dünyasını keşfederek hız tutkusunu siz de yaşayabilirsiniz. İkinci el araç veya motosiklet fiyatları hakkında bilgi almak için Borusan Next fırsatlarına göz atabilir, hayalinizdeki araca hemen kavuşabilirsiniz.

 

Telif hakkı ve sair fikri mülkiyet hakları Borusan Oto Değerlendirme Pazarlama ve Hizmet A.Ş.’ye (Borusan Next’e) aittir. Ticari amaçla ve/veya yasalarca izin verilen meşru kullanım sayılamayacak şekillerde, kısmen dahi olsa, izin alınmaksızın alıntı yapılamaz, kopyalanamaz, çoğaltılamaz, yayınlanamaz, link verilemez.

"Son blog yazılarımız"